Hatırlayacak olursanız 28 Şubat'ta refahyol hükümetinin yıkılmasında en büyük rolü oynayanlardan bir tanesi de aczimendilerdi .
Aczimendilerin yapmış eylemler ve oynamış olduğu senaryolar içerisinde , Ali Kalkancı , Müslüm gündüz , fadimeler başrolde yer almışdı.
Din istismar edilmiş ve netice olarak refahyol hükümeti istifa ettirilmiş, yerine üçlü koalisyon hükümeti kurulmuştu. O dönemde anayasa kitapçığı atılmış millet %50 fakirleşmiş , milletimiz ağır bir bedel ödemişti , ülkemiz içinden çıkılamaz bir hale düşürülmüştü . Üzerinden yıllar geçse de bu oyunlar hala hafızalarımızda canlı durmaktadır. Şimdi aynı bu oynanan oyunların bir yenisi sahneye konulmak isteniyor , amaç aynı ama oyuncular farklı.
Furkan Eğitim Vakfı 2018 de Adana 5 Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından kuruluş amaçlarına aykırı faaliyetlerinden dolayı Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı'na Kayyum atanmıştı. Eski Furkan Eğitim Vakfı başkanı Mustafa Kuytul ve arkadaşları pandemi sürecinde Ne hikmetse , belki hayatlarında hiç girmedikleri itikafa camide gireceğiz diyerekten provokatif Eylem yapıp Camiyi işgal etmişlerdir.
Bu girişim , polis nezaretinde camiden uzaklaştırılmış konu ile adli soruşturma başlanmış 8 kişi gözaltına alınıp 76 kişi serbest bırakılmış. Bu provakasyona emniyet güçlerimiz müsaade etmemiştir. Bu olaya baktığınız zaman aslında 17 gün sürecek olan tam kapanma tedbirlerini bertaraf edip , bu tip kişiler tarafından provokasyon malzemesine dönüşmesini sağlamaya çalışmışlardır. Niyetin ibadet etmek olmadığı açıkça görülmektedir.
Gaziantep'te üç ayrı camide toplanıp itikafta bulunacaklarını belirtenlerin ," SİVİL İTAATSİZLİK EYLEMİ BAŞLATMAK " söylemeleri , asıl gizli tuttukları niyetlerini ortaya koyup , aslında Milleti sokağa dökmenin ve hükümete karşı bir eylem projesini ortaya koyma girişimidir .
Türkiye artık eski Türkiye değil . Milletin % 51 iradesi ile seçilen Cumhurbaşkanı ve Türkiye Büyük Millet meclisi var . Ve seçimler zamanında yapılacak olup , hiç kimse antidemokratik Yollarla milleti sokağa dökmeye kalkışamayacaktır.
Bu zamanda Müslüman uyanık olmalıdır. dinini Kur'an'dan öğrenip şuurlu bir şekilde hayatına uygulamalıdır . Kul ile Allah arasına Asla kimseyi koymamalıdır. Din adına dini istismar edenlerin oyununa gelmemeli , aklını fikrini kalbini kimsenin eline teslim etmemelidir . Artık devletimiz, milletimiz bu provokasyonları yakından takip ediyor. Din adına oynanan oyunlara ve bu tip girişimlerede, bizlerin prim vermememiz gerekiyor.
Tüm dünyanın pandemi sürecini zor şartlar altında sıkıntılar ve sıkı tedbirler içerisinde geçirdiğini hepimiz biliyoruz .
İnşallah bu zor günleride, devlet, millet olarak bir ve beraber olduğumuzda bu zorlukların üstesinden gelip, ülkemizin aydınlık sağlıklı huzurlu günlere kavuşacağımız günler yakındır diyorum.