Gaziantep’te yok olmaya yüz tutan saraçlık mesleğinin son temsilcileri arasında yer alan Ali Danaoğlu, talebin yok denecek kadar az olmasına rağmen yarım asrı aşkın sürdürdüğü baba mesleğinden vazgeçmiyor.

Sınıf öğretmeninin meslek aşkı: Emekli olmasına rağmen gönüllü olarak çalışmaya devam ediyor Sınıf öğretmeninin meslek aşkı: Emekli olmasına rağmen gönüllü olarak çalışmaya devam ediyor

Tarım alanında makineleşmeye geçilmesiyle birlikte binek hayvanı kullanma oranında her geçen gün düşüşün yaşandığı Gaziantep’te, kaybolmaya yüz tutmuş meslekler arasında yer alan saraçlık mesleğine devam eden ustalar artık parmakla sayılıyor.

Gaziantep’te asırlardır yapılan saraçlık mesleğini yapan onlarca saraç ustasından sadece birkaç usta kaldı. Yıllar önce at ve merkeplere yaptıkları semerleri, eyerleri ve hamutları Türkiye’nin tüm bölgelerine gönderen saraç ustaları, ancak son yıllarda sadece hayvancılığın daha yaygın olduğu ve traktörlerin giremediği tarlaların halen atlarla sürüldüğü İç Anadolu ve Doğu Anadolu illerindeki müşterilerine hitap ediyor.

Binek hayvanlarının yük taşımada kullanıldığı dönemlerde rağbet gören eyer ve semerlerde artık tarih oluyor. Henüz 5 yaşında iken Gaziantep’in Nizip ilçesinde babasının yanında çırak olarak işe başlayan Ali Danaoğlu, unutulmaya yüz tutan babasından yadigar mesleğini 55 yıldır severek sürdürüyor.

Günümüzde gelişen teknoloji ile birlikte talebin azaldığı ve bitme noktasına gelen mesleğini Kürkçü Hanı yanındaki pasajda yaşatmaya çalışan Danaoğlu, eyer, semer, hamut, kemer, koşum takımı ve at süslemesi yapıyor.

Günümüzde gelişen teknoloji ile birlikte talebin azaldığı ve bitme noktasına gelen mesleğini severek sürdüren Danaoğlu, tüm zorluklara rağmen baba mesleğini yaşatmaya çalışıyor. Özellikle atların gündelik hayattaki önemini büyük ölçüde kaybetmesiyle birlikte her geçen gün ilginin azaldığı meslekte son ustalardan olan Danaoğlu, 4 çocuğunu bu meslek ile büyüttü. Geçmişin en gözde mesleklerinden olan saraçlık mesleğini 55 yıldır devam ettiren Danaoğlu, büyük sabır ve emek isteyen mesleğini yaparak geçimini sağlamaya devam ediyor. Mesleğini sağlığı el verdiği ve ömrü yettiği müddetçe yapacağını söyleyen Danaoğlu, yıllardır severek sürdürdüğü ve unutulan meslekler arasında olan mesleğini yaşatmak için çabaladığını belirtti. Sanayileşen ve makineleşen tarımla birlikte at ve merkeplerin köylerde kullanımı azalsa da bölgedeki bazı illerin coğrafi yapısı nedeniyle kırsal alanlarda at ve merkep kullanımının halen batı illerine göre daha yaygın devam ettiğini hatırlatan Danaoğlu, en büyük üzüntüsünün ise mesleği devam ettirecek elemanların yetişmemesi olduğunu belirtti.

“Ben bu mesleği babamdan öğrenerek yapmaya başladım”

Danaoğlu, mesleğe henüz 5 yaşında babasının yanında başladığını, o dönem hem okula gittiğini hem de babasının dükkanına gelerek çalıştığını belirterek, babası mesleği bıraktıktan sonra kendi iş yerini açtığını söyledi.

Mesleğini İç Anadolu ve Doğu Anadolu illerindeki müşterileri sayesinde ayakta tutmaya çalıştığını söyleyen Danaoğlu, “Mesleğimiz hayvan ürünleri üzerinedir. Sadece at eyeri yapmıyoruz. At, eşek ve katır semeri de yapıyoruz. Yine katır palanı ve yular çeşitleri de yapıyoruz. Mesleğimi sevdiğimi ve ihtiyaçtan dolayı yapıyorum. Çünkü yapacak başka meslek yok. Şu anda mesleğimiz bitmiş durumda ama biz yine de mecbur yapmak zorundayız” şeklinde konuştu.

“Artık mesleğimizin son demleri diyebiliriz”

Kendisinden sonra Gaziantep ve çevresinde bu mesleği yapacak kimsenin kalacağına inanmadığını ifade eden Danaoğlu, “Çıraklık dönemimde bu mesleği hemen hemen 30 tane usta vardı. Fakat şu an Gaziantep’te sadece usta olarak bir ben ve bir oğlum kaldı. Nizip’te de bu mesleği yapan iki usta kaldı. Çırak yetişmiyor. Artık mesleğimizin son demleri diyebiliriz. Zor bir meslek olduğu için kimse artık bu mesleğe heves etmiyor. Çünkü mesleğimiz güç isteyen bir meslek. Yaş geçtikten sonra yapılmayacak durumda olan bir meslek” diye konuştu.

Kaynak: iha