ERDEMLİLER İTTİFAKI

ERDEMLİLER İTTİFAKI (Hilfü'l-Fudûl) FUDÛLİLERE GİDİN... Yemen’den bir ticaret kervanı, Mekke yakınlarına geldiğinde Mekke’nin ar bilmez, nizam bilmez, hak, düzen bilmez çöl bedevileri kervana el koyar.. Kervanın sahibi çaresiz... Günümüz tabiriyle iflas etmiş, başı iki elinin arasında Mekke sokaklarında aman dilemekte, önüne gelenden yardım istemektedir. Fakat nafile... Ortalıkta düzen yoktur... Güçlünün zayıfı ezdiği, paralı ailelerin adam tutarak kendilerini koruduğu bir dönemi yaşamaktadır Mekke.. Kervan sahibi böyle bir ortamda tüm ümidini kaybettiği sırada bir ses; “FUDÛLİLERE git” senin işini ancak onlar çözer diye seslenir. Bunun üzerine Kervan sahibi FUDÛLİLERE gider, derdini anlatır. FUDÛLİLER kervan sahibine git o Bedevilere “FUDÛLİLERDEN geldiğini, kervanı serbes bırakmalarını, bırakmazlarsa FUDÛLİLERİN gelip alacağını söyle” Bunun üzerine kervan bir anda serbes kalır. Yine Yemenli bir Tüccar... Güzel kızıyla Mekke’ye ticaret yapmaya gelmiştir. Bedeviler yine sahnede.. Tüccarın güzel kızına el koyarlar..Arkadaş! ortalıkta düzen yoksa ne malınızın, nede namusunuzun güvenliği vardır. Düzenin kıymetini kaybetmeden bilelim, yoksa istediğiniz kadar pişman olun! hiçbir işe yaramaz. Tüccar çaresiz! En sevdiğine, en değerlisine yardım edemiyor.. kapı kapı dolaşıyor bu zalimlere dur diyecek bir yürek arıyor. En sonunda yine aynı ses FUDÛLİLERE git, Senin işini ancak onlar çözer diye seslenir. Bunun üzerine FUDÛLİLER bir gece operasyonu ile Tüccarın kızını kurtarır, babasına teslim ederler. ERDEMLİLER İTTİFAKI (Hilfü’l Fudûl);Ficar Savaşları sonrasında iyi ve saygın kişilerin önderliğinde kurulmuş, Peygamber efendimizinde içinde bulunduğu Mekke’nin ilk sivil toplum kuruluşudur. ERDEMLİLER İTTİFAKININ amacı; Topluluğun en temel vazifesi zulmü engellemek ve uzlaşma yoluna varmaktır. Zalimin ve zulmün kol gezdiği günümüz dünyasında, artık bedeviler her yerde... Sudan’da hepimizin hatırladığı bir fotoğraf karesi.. İki yaşlarında bir bebe, birleşmiş milletler çadırı, bebenin ölmesini bekleyen bir akbaba ve bu kareyi izleyen yığınlar...Üzerine konuşulacak çok şey var. Yine bir fotoğraf karesi..bu sefer bedeviler Arakanda budist rahipler.. sadece adları değişir, zihniyetleri hep aynı. Bir Anayı vahşice öldürürler.. geride kalanlar vahşetlerini, zulümlerini görsün diye iki yaşında bebesini ölmüş Anasının başında sağ bırakırlar. Bebe iki gün ölmüş Anasının yanından ayrılmayarak, memesinden süt emerek karnını doyurmaya çalışır.. Zulmün, Zalimin kol gezdiği günümüz dünyasında hangi birini anlatayım.. İsrail’in savunmasız filistinlilere ateş açarken oğlum ölmesin diye üzerine siper olup şehadete koşan babayımı.. Antalya’da küçücük bedeniyle daha ne olduğunu, nereye gittiğini bile bilmeden Akdeniz’in soğuk sularında boğulan Ayda bebeğimi.. hangi birini... Peygamber Efendimiz "İçinizden biri bir kötülük görürse onu eliyle, buna gücü yetmezse diliyle değiştirsin; buna da gücü yetmezse kalbiyle ona karşı kin ve nefret beslesin. Bu ise imanın asgarî gereğidir." ” Arkadaş! Yaşadığın bu dünyada Bütün bunlara kalben dahi buğuz edemiyorsan İmanın neresindesin? Böyle bir dünyada ERDEMLİLER İTTİFAKINA her zamankinden daha fazla ihtiyacımız yokmu? Zalimlere ve zulme dur diyecek yürekler olmamız gerekmezmi? Şanı yüce olan Rabbim Zalimlere ve zulümlerine karşı koyacak İman nasip etsin. Sağlıcakla kalın...