Bir tevafuk eseri İstanbul Eyüp Müftülüğüne bağlı Hz Kaab Camii’nin faaliyetlerinden haberdar oldum. Yapılan çalışmalar önemli bir yaraya merhem oluyordu. Marifet iltifata tabidir sözü uyarınca broşürdeki irtibat numarasını aradım ve bu yazıya konu olan Emin Kır Hoca ile tanıştım. Tanışmadan sonra yaptığı çalışmanın örnek teşkil etmesi açısından yazıya dökme arzumu iletince Emin Hoca “Bu çalışmayı her yere yayabilsek keşke” diyerek memnuniyetini izhar etti.
Emin Kır Hoca 1965 Trabzon/Araklı doğumlu. İlkokulu memleketinde okuduktan sonra ortaokul ve İmam Hatip Lisesini Eyüp Sultanda okumuş. Otuz dört senedir Eyüp Müftülüğüne bağlı camilerde görev yapan Emin Hoca 2006 yılından beri Hz. Kaab Camii’nde görev yapıyor. Cami sahabe-i Kiramdan Kaab b. Malik Hazretlerinin türbesi yanına yapılmış…
Ebu Eyyub el-Ensarî ve diğer pek çok sahabe gibi Hz Kaab (ra) da Rasulullah’ın müjdesine nail olmak arzusuyla Konstantiniye surları dibinde şehit düşmüş. Türbe ve Cami surların hemen yanı başında Haliç köprüsünün yanında altı dönümlük bir alanda yer alıyor.
Okuduğum broşürde Hz.Kaab Camii’nde;
-Sokakta kalan kimsesiz vatandaşlarımız için kış aylarında barınma yeri olduğu,
-Sabah-akşam çorba ve çay ikramı yapıldığı,
-Ailesi ile barışmak, buluşmak isteyenlere yardımcı olunduğu,
-Evsizler için sıcak su, banyo ve çamaşır imkânı olduğu yazıyordu…
Emin Hocayla bu güzel hizmetleri üzerine küçük bir sohbet gerçekleştirdik.
Sevgili hocam “Kıldır beşi al maaşı” demek yerine sizi böyle hayırlı hizmetleri yapmaya iten sebep nedir, nasıl başladınız?
Camimiz surların dibinde olduğundan madde bağımlısı insanların uyuşturucu içtikleri, sarhoşların bol olduğu bir yerdi burası. Camiye gidip gelirken korkuyordum. Zaman zaman önümü kesip benden para istiyorlardı. Ben de bir- iki lira veriyordum.
Daha sonra bunlara –Camide size sıcak çorba, çay yapayım içer misiniz? deyince memnuniyetle kabul ettiler. Böylece iletişime geçmiş olduk…
Artık bu bağımlı, evsiz gençler etrafımda toplanmaya başladılar. Birbirlerine haber verdikçe etrafımızdaki halka genişliyordu. Böylece güvenlerini kazandım, dostluk kurduk, artık birbirimize önyargısız bakıyorduk. İşte bu olay hizmetlerimizin başlamasına vesile oldu.
etrafımızdaki halka genişliyordu. Böylece güvenlerini kazandım, dostluk kurduk, artık birbirimize önyargısız bakıyorduk. İşte bu olay hizmetlerimizin başlamasına vesile oldu.
Çok güzel bir başlangıç olmuş Hocam Allah sizden razı olsun.
Camide Her gün sabah- Akşam Çorba ikramınız oluyor değil mi?
Evet, Cami avlusunda oluşturduğumuz mekânda sabah ve akşam sıcak çorba ikram ediyoruz. Bunun yanında çayımız da oluyor.
İstanbul Eyüp Müftülüğüne bağlı Hz Kaab Camii
Ama benim asıl dikkatimi çeken barınma ve banyo hizmetiniz oldu?
Hocam zaten çayı çorbayı herkes veriyor, sokakta kalan insan için asıl önemli olan kış gününde başını sokacak, banyosunu yapabileceği bir yer. Biz camimizin altında yirmi kişinin kalabileceği bir misafirhane oluşturduk.
Ayrıca Haftada üç gün banyo imkânı sağlıyoruz, sabah dokuzdan akşam yediye kadar…
Herkes için Havlu, iç çamaşırı, çorap ve temizlik malzemesinin içinde olduğu birer temizlik setimiz var bunlar da bizim hediyemiz oluyor. Günde en az yirmi kişi banyo hizmetinden faydalanıyor.
Sadece sokakta yaşayanlar mı, yoksa iş için İstanbul’a gelmiş kalacak yeri olmayanlar da kalabiliyor mu misafirhanede?
Tabii ki hocam, otuz güne kadar kalabiliyorlar, hatta iş bulunca ilk maaşlarını alıncaya kadar bir ay daha misafir ediyoruz.
Bir de bizim buyuru panomuz var, iş bulmak için gelenlerin bilgilerini, mesleklerini, orada paylaşıyoruz, Cumaya camimize gelen işverenler zaman zaman bunların içinden kendilerine lazım olan elemanı da seçebiliyor.
Maşallah İş-Kur gibi de çalışıyorsunuz
Hocam İslam’da cami böyle olmalı esasında, sadece namaz kıl vaaz dinle, git olmamalı…
Hizmetlerinize çevreden destek geliyor mu hocam?
Elbette, bizim hizmetlerimizi duyanlar, hayırseverler destek oluyor, Allah onlardan razı olsun. Hatta Eyüp sultana ziyarete gelen bazı hanımlar biz de yemek yapalım getirelim diyorlar. Ben de pasta börek yapın getirin, hatta kendi ellerinizle dağıtın burada diyorum..
Yaşadığınız ilginç hatıralarınız vardır, bizimle paylaşabilir misiniz?
Bizim aylık kumanya dağıttığımız ailelerimiz de var… Bir abla kumanya paketini almış metrobüse doğru giderken yolda bıçaklı bir kapkaççı önünü kesmiş elindeki paketi almaya çalışınca Hanımefendi “Erzak paketini aşağıdaki camiden aldım git sen de oradan iste!” deyince, kapkaççı vatandaş onu bırakıyor ve “Emin Hoca’nın camisi o, hoca bize çorba ikram ediyor, güler yüz gösteriyor” diye bize minnettarlığından kapkaç yapmaktan vazgeçtiği gibi hanımefendiye yardım edip metrobüse kadar paketini taşıyor. Bu ilginç hadise de insanlara güler yüzle davranmamızın önemi açısından önemli bence.
Bir de hocam Geçenlerde bir genç geldi, cezaevinden çıkmış, uyuşturucu kullanmış, bir haftadır uykusuz vaziyette misafir haneye aldık iki gün uyudu. Bu arada biz Kaymakamlık, ilçe emniyet ve ilçe sağlık müdürlüğüyle koordineli çalışıyoruz. Polisler her gün gelip burada GBT yaparlar, kaçak falan var mı diye. Geçen sabah kimliği olmadığı için bu genci almak istedi polisler, genç misafirhaneden çıktığı gibi benim yanıma geldi. “Ben sizinle gelmiyorum, İmam abiye geldim ben, o beni bu illetten kurtaracak dedi. Aldım kaymakamlığa götürdüm, kimlik tespiti ve kimlik çıkarma işlemlerini yaptım. İnşallah AMATEM’e götürüp tedavisine başlatacağız.
Ailesi ile barışmak, buluşmak isteyenlere de yardımcı olduğunuzu öğrendik. İstanbul’un her yerinden size geliyorlar mı?
Bir vatandaşımız bize başvurduğu zaman öncelikle hangi ilçede ikamet ediyorsa o ilçenin müftülüğünü arayarak, oradaki Dînî Rehberlik Bürosuna yönlendiriyoruz. Geçenlerde eşiyle problemi olan bir kardeşimiz bizi duymuş, geldi. Bu vatandaş eşini öldürmek için pusuya yatmış. İlgilendik, yapma etme, sana bir iş buluruz, sorunlarını çözeriz dedik. Bir hafta misafir ettik, sohbet ettik vazgeçirdik. Şimdi duyuru panomuza ismini, vasfını yazdık, inşallah iş de bulacağız.
Allah sizden razı olsun hocam, siz ilgilenmeseniz az ilerinizde kiliseler var, belki bu gençler üç-beş kuruş yardım karşılığında dinlerini değiştirecekler. Siz İmamlığın sadece namaz kıldırmak ve vaaz etmekten ibaret olmadığını bize gösterdiniz. Rabbim toplumun derdiyle dertlenip yarasına merhem olmaya çalışan imamlarımızın sayısını artırsın.
Hizmetleriniz daim olsun hocam…
Kaynak : www.insaniyet.net