Kültür-Sanat

Taşkın Çankaya, Mersin’de Okurlarıyla Buluştu

MEŞYAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitimci Yazar Olgu Taşkın Çankaya’nın yeni şiir ve öykü kitapları, sanatseverler ile Şemsa Pozcu Kültür Evi'nde buluştu.

Akdeniz Sanat Kolektifi ve Ruhi Bey Sahaf’ın davetleriyle Yazar Saygın ÜNEL’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen etkinlik sanatseverler tarafından büyük ilgi gördü.

Editörlüğünü Eğitimci-Yazar Mahmut ÖZKOCA’nın yapmış olduğu MEŞYAD(Mersin Şairler ve Yazarlar Derneği) Yönetim Kurulu Üyesi Eğitimci Yazar Olgu TAŞKIN ÇANKAYA’nın yeni çıkan şiir ve öykü kitapları okurlarla buluştu. Edebiyat ve müziğin kesişen yolları üzerine yapılan söyleşi ile birlikte Yazar Taşkın Çankaya MAVİ GECE KIRMIZI AŞK ve B’AŞKA BİR GÜN adlı şiir kitaplarından birer şiir okuyarak , kendi yaptığı bestelerini gitarıyla seslendirmesi söyleşiye renk kattı . Etkinliğe çeşitli çevrelerden katılan sanatseverlerin yoğun ilgisi ile AN’SIZI’N AŞK ve KAL BENİMLE adlı öykü kitaplarından da kitapların içeriği hakkında bilgiler aktarıldı.

Okurlara kitaplarını imzalayan Taşkın Çankaya etkinlik sonunda Mersin Time Gazetesine özel bir röportaj verdi. Taşkın Çankaya, verdiği röportajda söyleşinin kendisine moral verdiğini ve yorgunluğunu attığını belirtti.

Taşkın Çankaya, röportajında şu ifadelere yer verdi,"2023’ün sonuna doğru “Başka Bir Gün” adlı şiir kitabım çıktı. İkinci şiir kitabım olarak ve 2024’ün başında da “Kal Benimle” ve “Ansızın Aşk” adlı iki öykü kitabım çıktı. 2015’te “Mavi Gece Kırmızı Aşk” kitabım çıkmıştı. 2019’da da ayrıca tekrardan yeni bir baskıyla okurlarla buluşmuştu. Toplam dört kitabım oldu. Bir imza günü yaptık. Çok da güzel oldu. Katılım çok yoğundu. Okurların, sanatseverlerin ilgisi de çok güzeldi, keyifliydi. Yetmedi, hatta daha uzun bile sürse istediler.

Bu keyifli sohbet bize de daha bir moral oldu, keyif verdi. Ne kadar yorucu süreçlerden geçsek de yorgunluğumuzu böylelikle atmış olduk. Bir yazarın, bir şairin en mutlu olduğu an zaten böyle okurlarla hem yüz yüze gelmesi, hem kitaplarının beğenilmesi. Yani tabii eleştirileri açarız, beğenilmeme durumu da olabilir. Ancak okurlarla bir arada olmak, onların sorularına cevap verebilmek ya da birlikte bir şeyi paylaşmak, bir anı paylaşmak o kadar değerli ki bu bizim yorgunluğumuzu unutturan ve “iyi ki yorulmuşum, iyi ki bunu yapmışım” dediğimiz anlardan bir tanesi.

Bestelere gelecek olursak, tabii ki bir yanınızda müzisyen, müzik öğretmeni de olunca ikisi paralel gidiyor elbette. Ben birbirini birbirinden ayıramıyorum. Kardeş gibiler, ikiz gibiler. Ve zaten bir şarkı dediğimizde güfte ve beste diye anıyoruz. Güfte nedir? Şiiridir. O şarkının sözleridir. Bestesi ise o sözlere giydirilen notalardır. Bu da şairin duygularıyla açığa çıkıyor. Bestekarın duygularıyla açığa çıkıyor. Ve bir ruh kazandırmış oluyoruz. Şiir başlı başına zaten duygu dünyası. Bir de notalarla süslenince hepten böyle iç dünyanıza sizi yolculuk yaptıran, sizi size anlatan, duygulara tercüman olan anlar ortaya çıkıyor.

Bestelerimden de “Yazık Bize” isimli bestem çalıp söylediğim programlarla da çok yoğun ilgi gördü. “Heyecan” isimli yine hareketli bir şarkım var, “Ele Avuca Sığmazsın” diye bir bestem var, “Dinleyin Geceler” diye. Ve benzeri otuza yakın bestem var. Bazı bestelerimi youtube kanalıma attım diğer bestelerimi de bitiminde stüdyo halini paylaşacağım"