Aristoteles’  in  ‘Poetika’sı ile şiir sanatına dair notlarının okurla buluşması sevindirici. Şiir gerçeğine ulaşmış birçok şair ve eleştirmen şiirin dokusunu kıskıvrak yakalayan yazılar yazdılar.  Şiir canlı bir mekanizma olduğundan sürekli belli evrelerden geçiyor. Bu yüzden şiirin geçtiği evreleri olağan çıplaklığıyla anlatan yazı ve şiir çözümlemelerine duyulan ihtiyaç her geçen gün artıyor.  Bu kitap salt şiir poetikası üzerinde bildiklerimizi yeniden değerlendirmemizi sağlamakla kalmıyor, şiire daha farklı bir bakış açısıyla yaklaşmamızı sağlıyor. 

     Ünlü düşünür her türlü sanat eserinde olduğu gibi şiir sanatında başlayıp şiir sanatının değişik türlerinden tek tek türlerin ektilerinden, güzel bie yapıtın gerçekleştirebilmek adına öykülerin nasıl biçimlendirilmesi gerektiği sistematik olarak irdeler. Eserdeki sıralama şöyle: 1. Tragedyayla komedyayı taklit unsurunda ayıran farklığı şöyle özetler: biri günümüz insanlarından daha iyileri, öteki daha kötüleri taklit eder.  Araçlar, nesneler ve taklit biçimleri bakımında üçe ayrılırlar taklitler. Buna göre Sophokles’la Homeros benzer taklitçilerdir. İkisi de soylu kişilikleri taklit etmişlerdir. Buna karşın Aristophanes’ le Sophokles’ de aynı türden taklitçilerdir. İkisi de eylem içinde ve bir şeyler yapan kişileri taklit etmişlerdir. Şiir sanatının kökeninde taklit ikiye ayrılır. Biri taklidin daha çocukluğunda insan doğasında var olduğu gerçeğidir, diğeri ise, hayvanlardan, taklide duyduğu yoğun istekle ayrılmasını sebebi ilk bilgilerini taklit yolu ile edinmesi, takliten büyük bir zevk almasını sağlamasıdır. İnsanoğlunun korktuğu canavar ve kadavranın taklidini seyretmesinden duyumsadığı büyük sevgi gösterilebilir.        

       Şiir sanatı üzerine sürekli günümüze değin tartışıla gelen  ‘doğruluk’ kavramının neden yeri olmadığını bize şöyle açıklıyor ünlü düşünür:  “… doğruluk kavramı politika ve şiir sanatı için aynı değildir; başka bir sanatla poetika için aynı olmadığı gibi. Şiir sanatında iki türlü yanlış söz konusudur: biri doğrudan şiir sanatıyla ilgilidir, ötekiyse rastlantısaldır. Ozan bir şeyi taklit etmek isteyip, bunu yeteneksizliği ( …yüzünden gereği gibi yapamamışsa) ,yanlış, şiir sanatıyla ilgilidir. 71.

     Son dönemlerde gözlemlerimden Öncelikle çok tartışılan ve günümüzde de şiir gerçeğinin içinde, kendi farklılığıyla, farklı bir yer edinmeye çabalayan, somut ve soyut imge konusundaki düşüncelerini şu şöyle özetliyor Aristoteles   : “ Önce şiir sanatına bakalım. Betimlenen şey olanaksız bir şeyse, yanlış yapılmıştır; ama bununla sanatın amacına ulaşılıyor-bu amacın ne olduğunu daha önce söyleseydik-ve yapıtın şu ya da bu bölümü daha çarpıcı hale getiriyorsa, yapılan doğrudur; Hektar’ un kovalanması sahnesi, buna örnektir. Ne var ki bu amaca aynen ya da daha iyi bir biçimde, sanatın kurallarına uyularak da ulaşılabiliyorsa, yanlış hoş görülmez; çünkü bu olanak varsa, kesinlikle hiçbir yanlış yapılmamalıdır.”

     Ayrıca şiirde yapılan yanlışlara yaklaşımı da şöyle Aristoteles ‘ in  :  “Öte yandan yanlışın hangi türden olduğuna da bakmak gerekir. Sanata ilişkin bir yanlış mıdır, yoksa başka bir şeyle ilişkili, rastlantısal bir yanlış mıdır? Bir dişi geyiğin boynuzunun olmadığının bilmemek, onu betimlerken taklit kurallarına uymamaktan daha önemsiz bir yanlıştır”. 

     Samih Rifat bu çevirisiyle yazınımıza önemli bir katkıda bulunmuştur. Şiir sanatı üzerine düşünen şiirseverlerin mutlaka okuması gereken bir yapıt. 
* Aristoteles’  in  ‘Poetika’ ( Şiir sanatı üstüne)/ K Kitaplığı küçük kitaplar serisi/dilimize çeviren: Samih Rifat/s.