Yasa’nın 2.maddesinin 1.bendinde teslim, bir mal üzerindeki kullanım hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi, şeklinde tanımlandıktan sonra bir malın alıcı veya onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdiinin de teslim hükmünde olduğu, belirtilmiştir.
Anılan Yasa’nın 6’ıncı maddesinde; işlemlerin Türkiye’de yapılması ile malların teslim anında Türkiye’de bulunmasının ifade edildiği hüküm altına alınmıştır.
Diğer taraftan;06.06.2006 tarih ve 26190 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren İhracat Yönetmeliğinin 4’ncü maddesinin (n) fıkrasında; transit ticaret yurt dışında veya serbest bölgede yerleşik bir firmadan ya da antrepodan satın alınan malın, ülkemiz üzerinden transit olarak veya doğrudan doğruya yurt dışında veya serbest bölgede yerleşik bir firmaya ya da antrepoya satılması, şeklinde tanımlanmıştır.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Yasası’nın 148, 149 ve Mükerrer 257 nci maddelerinin verdiği yetkiye dayanılarak, 362 Sıra No’lu Vergi Usul Yasası Genel Tebliği ile bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirmeleri hususunda yükümlülük getirilmiştir. Söz konusu düzenleme ile Katma Değer Vergisi mükelleflerinin beyanlarının oto-kontrolüne imkan vermek ve bu formlar sayesinde mükelleflerin mal alım ve satımları ile katma değer vergisi beyanlarının çapraz kontrole tabi tutulabilmesi amaçlanmaktadır.
Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre; transit ticarete konu mallar şirketin mal varlığına girip çıkmasına ve satışın fatura ile belgelenmesine rağmen, millileştirilmeksizin satışa konu olduğu için katma değer vergisinin konusuna girmemektedir. Dolayısıyla, katma değer vergisinin konusuna girmeyen işlemler “Katma Değer Vergisi Beyannamesinde”, “Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)” ve "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" de hiçbir şekilde yer almayacaktır. Ayrıca, transit ticarete konu olan mal bedelinin Türkiye’ye getirilmesi durumunda, bankacılık sistemi ya da gümrük kapılarında “döviz beyan tutanağı” yolunun kullanılması gerekmektedir.
Diğer yandan, gümrük antreposundaki ya da genel antrepodaki malların, Türkiye’deki başka bir şirkete devredilmesi katma değer vergisinin konusuna girmekle birlikte, söz konusu işlem Katma Değer Vergisi Yasası’nın 16/1-c maddesi kapsamında vergiden istisna bulunmaktadır. Ancak, mal tesliminin yapıldığı gümrük antreposunun ya da genel antreponun gelir ve kurumlar vergisi yasası açısından yurt dışı olarak değerlendirilmesi olanaklı olmadığından ve söz konusu malların yurt içinde bulunan firmaya satılması nedeni ile elde edilen kazancın yurt içi kazancı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
Yine bu konularla ilgili olarak, gümrük antrepoları ve geçici depolama yerleri ile gümrük hizmetlerinin verildiği gümrüklü sahalarda; ithalat ve ihracat işlemlerine konu mallar ile transit rejim kapsamında işlem gören mallar için verilen ardiye, depolama ve terminal hizmetleri ile vergisiz satış yapılan işyerlerinin ve bu işyerlerine ait depo ve ardiye gibi bağımsız birimlerin kiralanması işlemleri, KDV Yasası’nın 17/4-o maddesi hükümlerine göre Katma Değer Vergisinden istisnadır.