Kentlerin ekonomik ve sosyal gelişiminde önemli bir yeri olması gereken Ticaret ve Sanayi Odaları dikkatle izlenmesi gereken meslek kuruluşlarıdır.
Oda yönetim kurullarının görevleri şunlardır:
a) Mevzuat ve meclis kararları çerçevesinde oda işlerini yürütmek.
b) Bütçeyi, kesin hesabı ve aktarma tekliflerini ve bunlara ilişkin raporları oda meclisine sunmak.
c) Aylık hesap raporunu oda meclisinin incelemesi ve onayına sunmak.
d) Oda personelinin işe alınmalarına ve görevlerine son verilmesine, yükselme ve nakillerine karar vermek.
e) Disiplin kurulunun soruşturma yapmasına karar vermek, bu Kanun uyarınca verilen disiplin ve para cezalarının uygulanmasını sağlamak.
f) Hakem, bilirkişi ve eksper listelerini hazırlamak ve onaylanmak üzere meclise sunmak.
g) Bu Kanunda ve ilgili mevzuatta öngörülen belgeleri tasdik etmek.
h) Odanın bir yıl içindeki faaliyeti ve bölgesinin iktisadî ve sınaî durumu hakkında yıllık rapor hazırlayıp meclise sunmak.
ı) Hazırladığı oda iç yönergesini meclise sunmak.
j) Ticaret ve sanayiye ait her türlü incelemeyi yapmak, çalışma alanı içindeki ticarî ve sınaî faaliyetlere ait endeks ve istatistikleri tutmak ve meclisçe belirlenen maddelerin piyasa fiyatlarını takip ve kaydetmek ve bunları uygun vasıtalarla ilân etmek.
k) Oda personelinin disiplin işlerini bu Kanunda ve ilgili mevzuatta öngörülen esas ve usuller çerçevesinde karara bağlamak.
l)Yüksek düzeyde vergi ödeyen, ihracat yapan, teknoloji geliştiren üyelerini ödüllendirmek.
m) Bütçede karşılığı bulunması kaydıyla sosyal faaliyetleri desteklemek ve özendirmek, bağış ve yardımlarda bulunmak, burs vermek, meclis onayı ile okul ve derslik yapmak.
n) Hakem veya hakem heyeti seçmek.
o) Bu Kanunla ve sair mevzuatla odalara verilen ve özel olarak başka bir organa bırakılmayan diğer görevleri yerine getirmek.
Görüldüğü üzere Oda Yönetimlerinin geniş bir görev sahası var. Ticaret ve Sanayi Odaları ile TOBB yönetimde sorun şuradan doğuyor. Kendilerini Vilayetin ya da Bakanlığın bir daire müdürlüğü gibi görme alışkanlığından bir türlü kurtaramıyorlar.Üyelerine hizmet etmek yerine protokola ve iktidara hizmet etmeyi ön planda tutuyorlar. Bütçelerinin önemli bir kısmını da bunların talimatları doğrultusunda kullanıyorlar.Halbuki, oda meclisi ile komite üyeleri çok demokratik bir şekilde seçiliyorlar. Katılımın yüksek olduğu ciddi bir seçim yarışının içinden gelerek meclis üyesi oluyorlar. NACE kodları uygulamasından önce meslek gruplarını kafalarına göre belirleyen yönetimler yok artık. Daha önceleri döviz bürosu ile konfeksiyoncuyu, inşaat müteahhidi ile lokantacıyı aynı meslek gruplarında görebiliyordunuz. Şimdi bu olumsuzluklar önemli ölçüde ortadan kaldırıldı.
Ticaret ve Sanayi Odaları bulundukları kentin ekonomik ve sosyal projelerinin uygulamasının sıkı takipçisi olmalıdırlar. Bunun için, yapılmakta olan ya da programlanan işlerin yürütülmesinde gelinen noktayı kamuoyu ile periyodik olarak paylaşmalıdırlar. Mersin’i örnek verecek olursak; turizm merkezleri, Mersin-Adana hızlı tren hattı, lojistik merkez, Çukurova Havaalanı, Tevfik Sırrı Gür Stadı’nın geleceği, Akkuyu Nükleer Santralı, Suriyeli Sığınmacılar, Mersin Tarım Gıda Teknoloji Geliştirme Bölgesi, yeni nesil serbest bölgeler, hafif raylı sistem gibi projelerde gelişmeleri Mersin kamuoyu merak etmektedir.
Bu yatırımların hayata geçirilmesinde başarılı olanlar alkışlanmalı, başarısız olanlar ve dert edinmeyenler de Mersinlilerle paylaşılmalıdır. Aman iktidar ne der korkusu içinde olunmamalıdır.