Ben hep seni dedim
Titreyen sesimin çaresizliğiyle
Seni dedim
Sonunu kestiremediğim yarınlara

Ana dedim, sen dedim
Baba dedim, sen dedim
Sen dedim,
Allah Allah dedim sonra.

Ben hep seni dedim
Bir gitarın coşkun sesinde
Hüznünde de seni dedim
Uzayıp giden "ney"in soluğunda
Uzayıp giden yalnızlığımda
Uzayıp giden ismini dedim

Ben hep seni dedim
Diyarbakır'ın bağrında
Dirhem dirhem
geçen zamanda
Sana geldim her şiirde
Şiilerde seni dedim
Şiirler de seni dedi.

İçim yandı,
Yandı içim
Titredi de titredi ellerim

Suphanallah
nidaları yankılanıyordu.
Elimde tespih,
Şaşırdımda
99 kez ismini dedim.
Elim isminle ahenkli,
Boncuk heyecanlı,çekingen
İpe dizili 33 yalnızlıkta
Hep seni dedim.

Yitik yarınlara
Yürüdüm
Yürüdüm de
Nereye gitsem geldi sesin
Sana çıktım her çıkmazda
Sende bittim sonra
Ağlamaklı,
Durdum yine seni dedim.


Çok değil yakınsın bana
Çocuk gülüşlerindeki
Saflık kadar yakın...

Sana yürüdüm
Adını sayıkladım
Seni söyledim
Sana yürüdüm

Ben hep seni anlattım
Zamana ne anlamlar yükledim
Bir bilsen
Neler dedim sonra
Gidişine
Ne anlamlar yükedim
Ölüme,
yokoluşa
Tutamadım kendimi
En sonuna hep seni dedim.

Ben hep seni anlattım
Tarih sayfalarında gezindim
Kimi zaman.
Her satırda
Seni aradım
Kimbilir kaç yüzyıl
Geçti.
Sen olmadan
Tarif bulamadım
"Sensiz Zaman"a
Durdum yine seni dedim

Ana dedim, sen dedim
Baba dedim, sen dedim
Sen dedim
Allah Allah dedim sonra

Ben hep seni dedim
İşlemişsin bir nakış gibi
İlmik ilmik
bütün uzuvlarıma
Girdiğim her yoldasın
Sırılsıklam ettin benliğimi
Tutamadım kendimi yollarda
Hep seni dedim...

Şiir gibi sızdın kimi zaman
En umulmadık anda
İlhamım oldun
Döküldün damla damla.
"Sen" dışında yazamadım
Kelime üretemedim
Ben seni dedim
Yaprak seni dedi
imgeler haykırdı
Binlerce yıldır yazılanlara inat
Bir tek seni dedim
Güneş gözlüm
Bir tek seni dedim

Ben hep seni dedim
Şarkılar eşliğinde
Kaç kez aynı melodiyi
Dinledim
Söz söylenmiyordu
Bir gitar hüzünlü
Bir de ney...(nefesi senden)
Ne yapıp edip
Her melodiye seni ekledim
Gitar coştu seni dedim
Hüzünlendi seni dedim

Olmadı susamadım
Yine sen dedim
Sen dedim

Ana dedim, sen dedim
Baba dedim, sen dedim
Sen dedim,
Allah Allah dedim sonra

Şiiri 2008 yılında yazmıştım. Sanırım Aralık. Üniversite öğrencisiyken. Ev arakadaşlarım odama gelip 'neyin var neden odadan çıkmıyorsun. ' demişlerdi. O an odaya kapanmak yerine geniş ve ferah bir yere gitmenin iyi olacağını düşündüm.
Masamdan telefon, tesbih, kalem ve kağıt aldım.
Kulaklık son anda geldi aklıma.
Ev arkadaşım Hasan ve Mehmet 'e birazdan dönerim dedim.
Diyarbakır 'da evimize en yakın yer Koşuyolu Parkı'ydı.
Akşam üzeri 4-5 gibi.
Çimenlerin üzerinde oturdum. Dinlemek için müzik aradım. Eylül Sonu adında bir melodi.
Güneş Gözlüm ile ayrılık vakti gelmişti.
Farkında olmadan aynı müziği defalarca dinlemişim.
Kağıt, kalem çıkarıp yazmaya başladım. Yaklaşık 8-10 sayfa. Bu şiirin ilk halini.
İşin en büyüleyici yanı Yaklaşık bir saat çiseleyen yağmurdu.
9'a doğru telefon çaldı. Arayan ev arakadaşlarım.
Burun çemkirerek 'senin birazdan gelirimin 3 saat mi? Yemek hazır gelirken ekmek al'
Ekmek alıp eve gittim. Direk odama geçip şiiri düzenlemeye başladım.
Bu kadarı kaldı elimde.
Güneş Gözlüm'e gönderdim.
O gün bugündür yanyanayız her şeye rağmen.
AŞKLA KALIN
SEVGİYLE KALIN
UMUTLA KALIN